Kamu Çalışanları ve Kamu Emeklileri rahat bir yaşamın özlemiyle 6. Toplu Sözleşme Masasında çıkacak karara odaklanmışken, ‘’Dağ Fare Doğurdu’’ deyimi ile karşı karşıya kaldı. Masada kazanım elde edemeyen ve sayıları ile masaya oturanlar. Hak aramak yerine, hak gasp etmenin tekniklerine kafa yormuş, buldukları yeni fikirle sendikalara %1 oranı getirerek seslerini kesmenin hevesine girmişlerdir. Bu durumdan memnun olan Kamu SEN, KESK itiraz dahi etmediler nede olsa sendikalaşma oraları %1 üzerindeydi. Peki bu maddeyi getirilen beyzadeler, bir sonraki toplu sözleşme %10 barajı getirselerdi ne diyeceklerdi. Bugün %1 diyenler yarında %10 olsun demelerinde bir beis bulunmamaktadır. 6.Toplu Sözleşme Masasında memur, memur emeklisi bir kazanım elde edemediği bugünlerde daha da iyi anlaşılmaktadır. Hükümete ek görüşme talep eden Memur SEN, devamlı olarak yeni algı operasyonları ile kamu çalışanlarını, kamu emeklilerini aldatmaktadır. Geçtiğimiz haftalarda %30, %35 zam verilmesi noktasında mutabık kalındı ifadeleri sonrasında, yanlış anlaşıldı diye açıklama yapan Ali YALÇIN, toplu sözleme sonrasındaki matematikteki çığır açtığı ifadelerini tekrar tekrar hatırlatmaktan geri durmamaktadır.
Sendikacılık, hak arama, mücadele etme, yön verme, rehberli etme misyonuna haiz liyakat sahibi, er kişi işidir. Bu bağlamda sizlere inanmış zümrelerin hakları noktasında aldatmadan, yalan söylemeden mücadele etmeyi gerektirir. Sendika aidatı adı altında verilmesi planlana 400 TL kamu çalışanlarına yarar sağlamayan bir aidat olmakla birlikte, mevzuat dâhilinde sendika üyesi olamayan emekliler, asker, polis, gardiyan vb. insanımızın mağdur olmasına vesile olmaktadır. Eğitimde Çalışanlar Birliği Sendikası olarak her zaman ifade ettiğimiz üzere sendika aidatı yerine taban aylığa verilecek bir zammın tüm kamu çalışanlarına, kamu emeklilerine yarar sağlayacağının hükümet yetkililerince bilinmesini isteriz. Tüm memur ve memur emeklisini kapsamayan bu türlü gelirler çalışma barışını bozan, devlet millet arasına nifak tohumu eken yaklaşım olarak görmekteyiz. Her defasında sayısal verilerle en çok üyesi bulunmakla övünen sendika hak aramaya gelince bu sayısal çoğunluğun gücünü 6 dönemdir kullanamamıştır. Her toplu sözleşmede işçi sendikaları, memur sendikalarından daha fazla oranda maaş artırımı elde ederken, sayıları çok olduğunu ifade edenler toplu sözleşme masalarında başarı sağlayamamışlardır. Yeni bir satış sözleşmesi ile sonuçlanan bu süreçten tüm kamu çalışanlarının bir ders çıkartması gerekmektedir. Bu sayıları kendilerine sunan değerli kamu çalışanlarına seslenmek isteriz. Sizlerin en büyük gücü üyeliklerinizdir. Bu gücü toplu sözleşme masasında sizlerin haklarını savunmayan sendikalardan çekiniz. Bu etkisiz sendikaya bu gücü bu yetkiyi siz verdiniz. Artık bu taraflı gidişe bir son vermelisiniz.
Eğitimde Çalışanlar Birliği Sendikası olarak, kamu çalışanlarının, kamu emeklileri hükümetten sadaka değil, emeğinin karşılığı olan onurlu bir ücret ve yaşam talep ettiğini vurgulamak isteriz. Bu ülkenin fedakâr kamu çalışanları, kamu emeklileri insanca bir yaşama yetecek ücret, güvenli çalışma ve müreffeh geleceği fazlası ile hak etmektedirler. Bu bağlamda Memur SEN den bir şey beklenilmesi söz konusu olmadığından dolayı, hükümetin bir an önce %40 üzerinde maaş artışı yapmasını beklediğimizi tekrar tekrar ifade ediyoruz.
Bizlere getirilen %1 dayatmasıyla birlikte yüreklerini ortaya koyan, üyelerin hakları için, bizlerle meydanlarda yer alan gece gündüz sosyal mecralarda birlikte hareket ettiğimiz, Yiğit Yiğide Omuz Verir dediğimiz anda milyonların hakkı için Yozgat’tan Ankara’ya yürüyen yüreklilere, imza kampanyası başlatan dostlarımıza, daha sayamadığımız birçok faaliyeti hazırlayan emeğini esirgemeyen siyasal, ideolojik yapılarını bir kenara bırakarak yanımızda dik duran sendika başkanlarımıza, değerli yönetim kurullarına ve üyelerine Eğitimde Çalışanlar Birliği Sendikası ailesi olarak sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.
Güzel ülkemde güzel insanlar, yürekli insanlar, adaletli insanlarda vardır, sizler gibi.
EĞİTİMDE-BİRLİK-SEN
YÖNETİM KURULU